Deniz Akkaya ve kızı A.Ö arasındaki gerilim, 2024 yılının Mayıs ayında sosyal medyada büyük yankı uyandırmıştı. Akkaya, kızıyla yaşadığı şiddetli kavganın ardından sosyal medyada paylaşımda bulunmuş ve kızının telefonuna el koyduğunu açıklamıştı. Bu durum, polis ve sosyal hizmetlerin de devreye girmesiyle büyümüş, A.Ö, devlet korumasına alınmıştı. Ardından, Akkaya'nın kızıyla olan ilişkisini eleştiren ve ağır açıklamalar yapan paylaşımları devam etti.
Sonraki duruşmalarda, annesi ve kızının ifadeleriyle olay daha da karmaşıklaştı. İstanbul 1. Çocuk Mahkemesi, 24 Mart'ta görülen davanın sonucunda A.Ö'yü, “kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçundan 2 yıl hapis cezasına çarptırdı. Ancak, A.Ö’nün yaşı küçük olduğu için ceza 10 aya indirildi. Mahkeme, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve A.Ö'nün 3 yıl boyunca denetim altında tutulmasına karar verdi.
Deniz Akkaya, mahkemenin kararını duyururken, aynı zamanda hakim ve savcılara teşekkür etti. Akkaya, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, yaşanan sürecin sonunda adaletin sağlandığını ve kendisinin mağduriyetinin giderildiğini belirtti. Ayrıca, "Bundan sonra herkes kendi kaderini kendi seçtiği yolda yaşayacaktır" diyerek, bu olayın ardından kızıyla olan ilişkisini bir kez daha vurguladı.
Akkaya, sürecin başından itibaren kendisini yalnız bırakan herkese eleştirilerde bulunarak, “Bana bu süreçte yapılan tüm aşağılık operasyonları sahiplerine… Sizin yakanızdan bir dilim ekmeğe muhtaç olana kadar peşinizde olacağımı biliniz,” ifadeleriyle tepki gösterdi. Aynı zamanda, yaşanan bu zorlu süreçte kendisine destek veren avukatı Levent Karakoç'a teşekkür etti.
Akkaya, sürecin sonunda, "Zafer sabreden ve kalbinin iyiliğini kaybetmeyenler içindir" diyerek, yaşadığı adaletsizliklere karşı duruşunu ve azmini bir kez daha gösterdi. Kızının aldığı cezanın ardından, her şeyin daha iyiye gitmesini umduğunu belirtti.