Erzincan Sivil Toplum Platformu tarafından her hafta cuma günü dörtyol Kızılay Meydanı'nda düzenlenen gösteriler devam ediyor. Filistin topraklarında katliam yapan ırkçı rejimin hedefinde bütün Gazze’de yaşanan vahşet 14 ayına girdi.
Erzincan Sivil Toplum Platformu adına ERDAV Erzincan Hayra Hizmet Vakfı Başkanı Alaattin Önel bir konuşma yaptı:
Önal, "7 Ekim 2023'ten bu yana Aksâ Tûfanı’nın üzerinden 14 ay geçti. Sadece Filistin’i, Gazze’yi ve yine sadece Siyonist işgal rejimini derinden etkilemekle kalmayıp bütün dünyayı sarsan, halkları ve rejimleri bambaşka bir sabaha ve döneme uyandıran Aksa Tufanı katil haydut israilin ve emperyalist güçlerin tüm oyunlarını da altüst etmiştir.
Tam yüz yıldır bu bölge emperyalizmin, Siyonizm’in muhasarası altındadır. Katil haydut İsrail, 7 Ekimden bu yana 17 binden fazla çocuk, 11 bini aşkın kadın olmak üzere 50 bin Filistinli masum insanı katletti. Bunlar resmi rakam 100 binden fazla yaralı ve on binlerce kayıp var. Bunlar istatistiki bir rakam değil, bunların her biri insan, her biri kardeşlerimiz. Bunlar bizim canlarımız evlatlarımız, annelerimiz, bacılarımız. Bunlar insanım diyen herkesin vicdanını kanatan gerçekler.
Haydut Katil rejimin 7 Ekim 2023'ten bu yana soykırım suçu gerçekleştirmeye devam ettiği Gazze Şeridi'nde, zorla yerinden edilen Filistinlilerin sığındığı Kumaş ve naylondan yapılmış derme çatma çadırlarda bir hafta içinde 3 çocuk soğuktan öldü. kış mevsiminin gelmesiyle birlikte kıyafet, yatak ve battaniye gibi temel yaşam gereksinimlerinin eksikliği nedeniyle zorlu yaşam koşullarında ordan oraya sürülerek hayatlarını idame ettirmeye çalışıyorlar. Katil israilin tüm katliam ve baskılarına rağmen Gazzeyi, okçular tepesini ümmet adına terketmiyorlar .
Sözde ateşkes çağrılarıyla barış maskesi takan emperyalist ABD ve Batı, arka planda idda ettikleri demokrasi, insan hakları, özgürlükler gibi kendi değerlerine savaş açmış soykırımcı haydutlara silah, para ve siyasi destek verirken alçaklıklarını ikiyüzlülüklerini dünyaya birkez daha göstermişlerdir.
Her hafta buradan milletimizin 7’den 70’e her bir ferdine çağrıyı yineliyoruz İsrail mallarını almazsan ölmezsin, Siyonist Yahudi mallarını satmazsan ölmezsin fakat alırsanız çocukları kadınları insanlığı öldürürler. Zulme ortak olursunuz. Buradan açıkça deklare ediyoruz. Katil haydut yahudi, yüz yıldır Filistin topraklarında katliam yapan bir terör örgütüdür. Yerleşimci adlı terör ve gasp şebekesi eliyle tedrici olarak sürdürdüğü işgal yeni bir aşamaya geldi. 7 Ekim 2023’ten bu yana yaşananlar Siyonist işgalin yeni bir evresini göstermektedir. Emperyalistlerin sınırsız desteği, Siyonist şirketlerin sponsorluğu, 57 adı islam olan ülkelerin sessizliği, Müslümanım diyenlerin duyarsızlığı, işgale karşı bizleri duyarsızlaştırdı mı? bilinmelidirki Gazze’de katliam yapan ırkçı rejimin hedefinde bütün bölgemiz var.
Allah (C.C) kuranı kerimde Zulmedenlere meyletmeyin; sonra size ateş dokunur (cehennemde yanarsınız). Sizin Allah'tan başka dostlarınız yoktur. Sonra (O'ndan da) yardım göremezsiniz! Hud 113 buyuruyor.
Öyle bir coğrafyada yaşıyoruz ki Siyonist rejim ve onun değişmez destekçisi emperyalist ABD coğrafyamıza iyice kök salmış, bütün araç ve imkânlarıyla kendilerini muhafaza ve müdafaa edecek, koruyup besleyecek bir düzen kurmuş!
Bugün işgalci katil İsrail, bölgesel dayanakları olmadan nefes alamaz, Bütün bu dayanakların ticaretten diplomatik münasebetlere, akademiden istihbarata, savunma sanayinden bilişim teknolojilerine pek çok alana yayılan anlaşmalarla mümkün olabileceğini biliyoruz.
Açık kaynaklardan herkesin ulaşabileceği ve her biri utanç ve ihanet vesikası olan bilgilere göre resmiyette İsrail’le kesilen ticaret birdenbire makyaj malzemelerinden tutun da çeliğe, kimyasallardan başka diğer tedariklere kadar türlü çeşit ürünlerin güya Filistin’e ihracatı yüzlerce kat artmış durumdadır. Soykırım savaşı altındaki Filistin birden zenginleşmiş de ithalat patlaması yaşamış gibi. Bugün sözde Filistin yönetiminin el-fetihin kukla Mahmud Abbasın kimlere hizmet ettiği ayen beyan ortadadır. Batı şeriada mücahidlere direnişe karşı Siyonist köpeklerden silah ve mühimmat dilenmesi ne kadar aşağılık olduklarını gözler önüne sermektedir. Bu aşağılık mahlukların bizim gazi meclisimizde kesinlikle yeri yoktur.
Buradan çağrımız başta Türkiye İsrail’i soykırımcı, terörist olarak suçlamakta, ancak İsrail’i tanıma kararını geri çekme ihtimalinden hiç bahsetmemektedirler. İsrail’i tanımamak önemli bir samimiyet testidir ve imkânsız değildir.
Birleşmiş Milletler üyesi 28 devlet bugün İsrail’i tanımıyor. Türkiye ile İsrail arasındaki ticareti kesin . Limanları siyonizmle ilişkisi olan tüm firmalara kapatın. Ülkemizde şehrimizde Siyonist sermayeleri istemiyoruz. Katil israilin nefesinin kesilmesi sözde değil özde tüm ilişkilerin kesilmesiyle mümkün olacaktır. Bu zulme ortak olayın. Artık söylem ve eylem bütünlüğünü görmek istiyoruz. Herşey bugünden ve bu dünyadan ibaret değil.
Kuran'ı Kerim'de Tekvir Süresi, 26. Ayet "Fe Eyne Tezhe- bun!" "Nereye bu gidiş?" demektir. Ey insanlık, haktan ayrılan her yolun yolcusu olma sakın.
Bütün Müslümanların bu savaşın Gazze-israil savaşı değil, iman-küfür savaşı olduğu bilincini kavraması lazım. Gazze şu an tüm ümmet adına yapılan bir mücadele yeridir. Dolayısıyla her Müslümanın duasında Gazze’nin de olması, her alışverişte boykota ehemmiyet verilmesi, her Müslümanın bu konuda infak vermesi, her Müslümanın toplumsal etkinliklerde, protestolarda yer alması, bu zülmü duyurması ve gündemde tutması gerekir.
Herkes duyuyor ve görüyor ki başta Siyonist ZIM şirketinin gemileri, tırları olmak üzere İsrail’le ticareti sürdüren gemiler limanlarımızda, karayollarında cirit atıyor! İsrail’e silah taşıdığı, dolayısıyla da soykırım ortağı olarak görüldüğü için pek çok ülke tarafından limanlarına giriş izni verilmeyen Kathrin gemisini ve diğerlerini ülkemizde görmek istemiyoruz.
İbrahim sûresi 42. ayette buyurulduğu gibi, “Sakın Allah’ı zalimlerin yaptığı şeylerden habersiz sanmayın!” Şüphesiz ki Allah’ın cezalandırması çok çetindir!
Şunu haykırıyoruz ki… Gazze’deki direniş, insanlığın ve bizim onurumuzdur. Gazze’de evleri, toprakları, özgürlükleri, inançları için direnenlere selam olsun. İnsanlığın sancağı yere düşmesin, haysiyeti çiğnenmesin, umutlar sönmesin diye zulme zalime karşı göğsünü siper edenlere, korkunç soykırıma rağmen siyonizme ve onlarca emperyalist devlete kahramanca direnenlere selam olsun.
Filistin’den Lübnan’a, Ortadoğu’nun dört bir yanına uzanan katliam ve işgal şebekesinin dayanaklarını, damarlarını, köklerini Anadolu’dan söküp atmak öncelikli sorumluluğumuzdur.
Öteden beri mücadelemiz bunun içindir! Direnişi buradan kurmalıyız.
Duamız odur ki Rabbimiz bu amacımızda bizi muvaffak eylesin! Her dâim zalimlerin, katillerin, işbirlikçilerin karşısında olmayı nasip etsin!
Mazlum ve mustazafların, hürriyeti gasp edilenlerin yanında durma irademizden geri koymasın
Zulüm kimden gelirse gelsin, kime yönelik olursa olsun, mazlumdan yana zalime karşı olan sivil kuruluşlar olarak, bugün de mazlum ve onurlu Filistinli kardeşlerimizi destekliyor, Gazze’de yaşanan vahşet, yıkım ve soykırıma karşı durmayı, mazlumlara ses vermeyi, zulme karşı sesimizi yükseltmeyi insani bir sorumluluk ve görev addediyor, 14 ayı geride bırakırken soykırımı lanetliyor, Gazze’de direnen yiğitleri ve şehitlerimize rahmet diliyor, direnişi selamlıyoruz." Dedi.