Kemaliye’de muhtarların sorunları görüşüldü Kemaliye’de muhtarların sorunları görüşüldü

Erzincan’da, Çağdaş Türk Dünyası Ortak Edebiyatının İnşası ve Nazım Hikmet konulu panel düzenlendi

410170985 18404161789000142 935108336201819054 N

Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi'nde düzenlenen 'Çağdaş Türk Dünyası Ortak Edebiyatının İnşası ve Nazım Hikmet' konulu panele, Türk Devletleri Teşkilatı Aksakallılar Heyeti Başkanı Binali Yıldırım katıldı. Panelde Erzincan Valisi Hamza Aydoğdu, AK Parti Milletvekili Süleyman Karaman, Belediye Başkanı Bekir Aksun, EBYÜ Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, Cumhuriyet Başsavcısı Dr. Ali Öztürk kurum, kuruluş müdürleri, STK temsilcileri ve öğrenciler katıldı.

1-17

Panelin açılış konuşmasını yapan EBYÜ Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü, Halk Edebiyatı Anabilim Dalı Prof. Dr. Ali Kafkasyalı, Nazım Hikmet'in eserlerini farklı bir perspektiften ele alarak, Çağdaş Türk dünyası ortak edebiyatının inşasına katkı sağlayacaklarını belirtti. Kafkasyalı, Nazım Hikmet'in Türk dünyasının birliğine önemli katkılarda bulunan bir şair olduğunu vurguladı.

Binali Yıldırım-4

Türk Devletleri Teşkilatı Aksakallılar Heyeti Başkanı Binali Yıldırım, Sovyetler Birliği döneminde Nazım Hikmet'in Türk dünyasında nasıl bir etkiye sahip olduğunu anlatarak şu ifadelere yer verdi:

“Sovyetler Birliği sınırında bulunan o dönemde Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Türkmenistan, Azerbaycan, Polonya, Romanya, Afganistan gibi ülkelere konferanslar vermek, komünizmin faziletlerini, faydalarını anlatmak için götürülmüş ve onun geldiğini haber alır. Bu ülkelerde yaşayan Türkler de coşkulu, heyecanlı şekilde onun geldiği salonları doldurmuştur. O yıllarda Nazım Hikmet’i görmek, dinlemek uzun yıllar hasretini çektikleri Türkiye’nin kokusunu işlerine çekmek, ruhuna nüfuz etmek, Türkçe konuşup söyleşmek anlamına geliyor. Oradaki Türkler için. Bu durum gitgide bölgede bulunan Türklerin Türklük şuurunu da yükseltmeye başlamıştı. Zaten Sovyetler Birliği’nde onun bu etkisi fark edilmiş ve o andan itibaren Moskova dışına çıkması yasaklanmıştı. KGB tarafından takibe alarak Türklerle buluşmasına da engel getirilmişti. Nazım Türklerle bir araya geldiğinde onlara hep şöyle demiş; Ben türküm. Sizde Türk’sünüz. Ruhumuz geleneklerimiz bir, halklarımız bir, dillerimiz kardeştir. 61 yaşında vefat eden Türk şiirinin önemli isimlerinden biri Moskova'da meşhurlar mezarlığında mefhumdur.  Değerli katılımcılar, değerli dostlar bütün bunu niye anlattım? Sebebi şu. İçinde bulunduğunuz şartlar ve gündemi esir alan ideolojiler karşısında doğrularla yanlışları ayırt etme imkânınız da olmuyor. Fırsatımız da olmuyor. Peşin peşin bir güzergâha sürükleniyorsunuz. Ve karşınızdaki düşman belleyip ona karşı her türlü husumeti gösteriyorsun. Soğuk savaş dönemi sona erdi. Sovyetler dağıldı. Şimdi Bağımsız Türk devletleri var. 5 milyon km2’lik bir coğrafyada; bir ucu balkanlarda, bir ucu Baykal Gölüne hatta Çin settine uzanan bir coğrafyada yaşayan 300 milyona yakın soydaşımız var. Bunların %60 milyonu bağımsız devlet olarak yaşıyor, diğerleri de çeşitli ülkelerde azınlık olarak yaşıyor. Bir kısmı özel Cumhuriyet şeklinde yaşamlarını sürdürüyorlar. Bize düşen görev; Avrasya coğrafyasında Türk Devletleri Teşkilatını ekonomik olarak, sosyal olarak, kültürel olarak edebiyatıyla, sanatıyla, altyapısıyla, gelişmesine katkı sağlamak ve böylece Türk devletlerini, Türk dünyanın gelişmiş ülkeler arasına sokmak. Öncelikle kendi aralarında ekonomilerini, refahını daha da yükseltmek, yaygınlaştırmak, adil hale getirmek. Ortak alfabe, ortak dil, ortak tarih şuurunu yerleştirmek. Ümit ediyorum ki; bugün gerçekleştirilen ve çeşitli ülkelerden konuşmacı olarak teşrif eden değerli akademisyenlerin görüşleriyle hem Nâzım Hikmet’in soğuk savaş dönemindeki algısı ortadan kalkacak, aynı zamanda da gerçek anlamda onun bir Türkiye sevdalısı olduğu ortaya çıkacaktır. Bu vesileyle bu önemli, cesur bulduğum bu çalıştayı düzenlemek için gayret gösteren, bu uğurda kitap yazan ve Nazım Hikmet’in birbirimizi toplumsal olarak ayrıştıran değil, aslında birleştiren, aynı şeyleri farklı sözlerle ifade eden çok değerli bir şair olduğunu ortaya koyacak bu çalıştayı gerçekleştiren, bu konuda kitap yazan değerli Ali Kafkasyalı hocamıza teşekkür ediyorum.”

Panel

Panelistlerin sunumlar sonrası Kafkas Üniversitesi Devlet Konservatuarı orkestrası, Türk Dünyası ve Nazım Hikmet şarkılarını seslendirerek düzenlenen etkinliği sonlandırdı.

Kaynak: Haber: Seher Özbilir