Erzincan Akran Akademi sahibi ve Özel Eğitim Konfederasyonu Genel Başkanı Yunus Kılıç, 3 Aralık Engelliler Günü dolayısıyla bir mesaj yayınlayarak şu açıklamalarda bulundu:
“Birleşmiş Milletler tarafından , engellilerin , eğitimsel, sosyal , kültürel ve toplumsal hayata diğer bireylerle eşit ve tam katılımlarını gerçekleştirerek sağlıklı , mutlu onurlu bir yaşamın sürdürülebilmesi için duyarlı , bilinçli bir farkındalık oluşturmak amacıyla 1992 tarihinde 3 Aralık Dünya engelliler günü olarak karar alınıp ilan edilmiştir.
Birleşmiş Milletlerin Farklılıklar ile birlikte tam katılımlı eşit ve onurlu bir yaşamın , bireyden aileye , aileden eğitime , okula , sokağa , parklara bahçeye , fiziki , sosyal , kültürel erişimlerinden sağlığa , iş ve meslek edinmeye , istihdama , üretime ve kalkınmaya kadar , kısaca hayatın bütün alanlarındaki bu eşit ve tam katılım amaçların gerçekleştirilmesi için her yıl dünya çapında özel temalar seçilerek eylemler için öncelik konuları belirlenip ilan olunmaktadır.
Böylece gelişmelere katkıda bulunmak, ülkeleri ve toplumları Harekete geçiren, insani, hukuki , vicdani ve ahlaki bir değişim, dönüşüm ve gelişimin anlam ve sembolü haline gelen, 3 Aralık Dünya engelliler gününde, ülkelerin toplumsal farkındalık bilinci gelişimi ve eylemlerine hem yol ve öncelik rehberliği yapılmakta hem de gelişmelerin BM tarafından değerlendirme , ilerleme ve izleme raporları oluşturulmaktadır.
Bu toplumsal farkındalık gelişimi , bilinç ve eylemlerinin eşitsizlikleri gideren değerler ve yenilikler oluşturarak dünya çapında insani bir gelişme beklenmektedir. Bunda bireylerden kurumlara ülkelere kadar herkese görev ve sorumluluklar düşmektedir.
2022 yılının Dünya engelliler günü birleşmiş milletler teması ülkelerin gelişme ve kalkınmalarında, “Engellilerin dönüştürücü inovasyon gücü ve rolü olarak seçilmiştir.”
2023 yılının Dünya engelliler günü teması ise , “Engelliler için engelliler ile birlikte hareket ederek, sürdürülebilir, bir kalkınma amaçlarını kurtarmak ve başarmak” olarak belirlenmiştir.
Engeliler konusu , günümüzde , ülkelerin ve dünyanın insani gelişme ve kalkınmasında politikalardan uygulamalara kadar en önemli olmaz ise olmaz olan üç beş temel ölçüt ve değerlerden biri olarak kullanılmaktadır.
Özel eğitim ve rehabilitasyon merkezleri olarak bizler, bugün 3500 kurumumuz , 55.000 çalışanımız , 525.000 özel gereksinimli bireylerimiz ve 1 milyondan fazla anne baba kardeşlerden oluşan büyük bir kitleye eğitimsel ve bilimsel uygulamalarımız hizmetlerimiz ile rehabilitasyon sağlayarak, engellilerin hayata eşit ve tam katılımını sağlamak, yani “Fırsat eşitliği sağlayıcı kurumlar” olarak ülkemize özgü, dünyaya örnek,
“Tam olarak yerli ve milli bir model” ile devlet kamu ve toplum ile birlikte el ele , gönül Gönül’e daha iyiye doğru gelişme ve ilerleme sağlayacağımıza olan inancımızı hiç kaybetmeden azimle çalışıyoruz. Her türlü etiketleme Dışlama ayrımcılık ile gerek kurumlarımız , gerekse STK’larımız ile mücadele ediyoruz.
Çok yol kat ettik çok değerler ürettik.
Ancak kat ettiğimiz mesafe amaçlardan çok uzak. Daha yapılacakların yanında ne yazık ki çok küçük kalıyor. Özellikle önyargılar , yanlış bilgiler ve “ Toplumsal kabul hoşgörü ve empati” konularında özlenen noktalardan epey uzaktayız. Literatür deyimi ile “ Toplumun Sosyal içerme yeteneği” potansiyelimiz ve değerlerimiz boyutu ile çok dolu ve kapasiteli olmasına rağmen en az gelişme gösteren alandır.
Toplumsal kapasitemizi, “Sosyal kabul ve içerme için” harekete geçirecek , ayrımcılık etiketleme dışlamalar başta olmak üzere psiko/ sosyal boyutlara yeni politikalar ve eylemler gerekmektedir. Toplumda engellilerin kabul alanının açılması, genişletilmesi 3 Aralık gününün öncelikli amaçlarındandır.
Engelli olmak kimsenin tercihi değildir.
Fakat eşit saygın ve onurlu yaşamayı sağlamak önceliklendirme elimizde olan bir tercihtir. Bunu birlikte Değiştirip dönüştürüp geliştirmek ve başarmak mümkündür.
Bu konudaki Öncü , insani, fırsat eşitliği sağlayan, rol ve misyonumuzun bilincindeyiz. Engelsiz bir yaşam için azimle inançla çalışmaya ve her türlü zeminde ve şartta mücadele etmeye , insanımıza ve ülkemize değerler katarak gelişmeye devam edeceğiz. Bugün dünyanın ve insanlığın en önemli sorunlarından biri barış , huzur, güven , farklılıklar ile birlikte sevgiyle hoşgörü içinde yaşamaktır.
Bu büyük sorunların en büyük çözüm gücü engellilerdir. Engelsiz bir yaşam ve kültür ortamında bütün dezavantajlılar güvende olurlar. saygın ve huzur içinde olurlar. örneğin bütün çocuklar güvendedir. Örneğin bütün yaşlılar güvendedir. Örneğin bütün hamileler güvendedir. Dahası potansiyel engellilik riskinde olanlar huzur güven ve hoşgörü ile hayatlarını yaşarlar.
Engelsiz bir sokakta parkta mahallede kimse ön yargılı bir tehdit risk ayrımcılık altında değildir. Engelsiz Bir eğitim ortamında ve okulda “ akran zorbalığı olmaz, yaşanmaz. Çünkü orada hoşgörü gelişir, empati gelişir, özgüven gelişir merhamet gelişir. Bugünlerde ne yazık ki çok yaygın olarak okullarda yaşanan akran zorbalığını en kapsayıcı en etkili en kalıcı çözüm yolu “ Engelli dostu okullara , engelsiz eğitim öğrenme ve kültür ortamlarına dönüşmektir.” Engelsiz bir okulda akran zorbalığı olmaz çünkü orada insani ve ahlaki değerler herkes için hayat bulur. Saygı güven ve coşkuyla yaşanır tırnak içinde gelişimi normal bireylerin kendilerini tanıma özgüven sorunları da olmaz bireylerin ve okulların değerler bütünü içerisindeki akademik başarısı artar.
Bu görüşleri doğrulayan 30 40 yıldır dünya çapında yapılan binlerce bilimsel araştırma ve çalışmalar vardır. Engelsiz bir yaşamın önündeki en büyük sorunlardan biri ön yargılardan bilgisizlikten oluşan ayrımcılıktır, etiketlemedir, dışlamadır.
Bunu birlikte kırmak aşmak hoşgörü ve empatinin gelişimini yapılanların amaçlarına ulaşması için toplumun tüm kesimlerindeki ilgililere yetkililere Öncülere politikacılara siyasete akademiye STK’lara medyaya , insani ahlaki mesleki görevler ve sorumluluklar düşmektedir. Bazen bir iyiye, bir doğruya sahip çıkar isek onlarca yanlışı birden yıkan , dönüştüren ve geliştiren Sonuçlara ulaşabiliriz. Engellilik konusu Bireylerden ailelere , ülkelerden dünyaya kadar böylesi bir kapsayıcı değiştirici güç önemde ve değerdedir.
İnsan kavramlarla düşünür.
Anlamları kavramlaştırır. Kavramlar ile düşünür. kavramların anlam ve içeriklerine göre , algılanan değerlere göre de davranışlar geliştirir ve eylemlerde bulunur. 3 Aralık Dünya engelliler günü de bu nedenle kavramlaştırılmış farklılıklara duyarlı eşitlikçi bir yaşam için ilan edilip sembolleştirilmiştir.
Ancak bu kavram amaçların gerçekleşmesini toplumdaki kapsayıcı değiştiriciliği gücünü istenilen düzeyde oluşmasını sağlamaya yetmemiştir. Toplumun çok büyük bir kesimi sadece 3 Aralık’ta engellileri hatırlama ve anma günü şeklinde bir tür aa evet sizde vardınız şekline dönüşmüştür.
Bu kavramın toplumsal değişim ve önemine dair amaçlar yine ön yargılar ortamında bir güne sıkıştırılmış adeta toplumun yılda bir günlük vicdan temizleme eylemi noktasına indirgenmiştir. Oysa bugün yani 3 Aralık Dünya engelliler günü engellileri dinleme anlama onlar ile birlikte eşit katılımlı ve onurlu bir yaşam için topluma yöneliktir.
Toplumsal bir değişimi içeren amaçlar içindir. bu kısır döngüden çıkmak için özel eğitim ve rehabilitasyon dernekleri konfederasyonu olarak 3 Aralık Dünya engelliler günü kavramına amaçların kapsayıcı ve etkileyici bir şekilde gerçekleşmesi için değişiklik ve yenilik getirdik. Dolayısıyla bundan böyle biz konfederasyon olarak 3 Aralık Dünya engelliler günü yerine “ 3 Aralık engelsiz dünya günü” olarak kutlanmasına karar verdik, kavramın bu şekilde kullanılmasının toplumsal değişime ön yargıların kırılmasına kavramın kapsayıcı topluma yönelik amaçlarının gerçekleşmesinde önemli bir katkısı olacağını öngörüyoruz. Bunları deneyimledik izledik gördük ve bu değişimi öneriyoruz.
3 Aralık 2023 itibarıyla kamuya , STK’lara , akademiye , politikacılara, siyasete ve kanaat önderlerine özellikle de medyaya “ 3 Aralık engelsiz dünya günü “ olarak kullanılmasını önemle öneriyoruz. Duyarlı bilinçli katkıları için şimdiden teşekkür ediyorum.
En önemlisi ve son olarak, engelliler ve engelli konusu, doğası gereği insani ve ahlaki olarak da siyaset üstü bir konu olduğunun altını çizerek özellikle vurgulamak isteriz.
Bu anlamda ülkemizin en önemli hükümet ve muhalefet partilerinin, 3 Aralık engelsiz dünya programımıza genel başkan yardımcıları düzeyinde katılımları için her birine ayrı ayrı bireyler, aileler, kurumlarımız, dernekler , federasyon ve konfederasyon adına huzurlarınızda yürekten teşekkür ederim.
Biliyoruz ve inanıyoruz ki artık Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde siyaset üstü insani ahlaki vicdani bir engelsiz Türkiye, engelsiz yaşam dostu vekillerimiz, partilerimiz ve meclisimiz var her türlü politika yasalar mevzuatlar konularında katkı ve desteklerinin büyük olacağına yürekten inanıyoruz. 3 Aralık engelsiz dünya amaçlarının gerçekleşeceği yeniliklerde değişimlerde gelişme ve eylemlerde el ele, gönül gönüle sevgiyle gururla buluşmak üzere, hepinize sonsuz saygı ve teşekkürlerimi sunarım.” Dedi