Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın 500 baz puanlık faiz artırım kararı yabancı yatırım kuruluşları tarafından cesaret verici bulundu ve olumlu bir şekilde karşılandı.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından açıklanan Para Politikası Kurulu (PPK) kararında 500 baz puanlık artışın geldiği görülmüştür. Bu karar öncesinde gecelik vadeli borçlanma ve borç verme oranlarının yedi günlük vadeli repo ihale faiz oranına kıyaslandığında -/+ 150 baz puanlık bir marj ile belirlendiği aktarılmaktadır.
PPK tarafından verilen karar neticesinde, bu karar metni incelediğinde ise Kurulun ayrıyeten perasyonel çerçevede değişikliğe gittiği ve bunun neticesinde Merkez Bankası gecelik vadede borçlanma ve borç verme oranlarının yedi günlük repo ihale faiz oranına kıyaslandığında -/+ 300 baz puanlık bir marj üzerinden hesaplanmasına karar verildiği belirtilmektedir.
Yabancı Yatırım Kuruluşlarının Karara İlişkin Yorumları
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın vermiş olduğu kararın beklentilerin üzerinde olmasına yönelik yabancı yatırım kuruluşlarının yorumları da dikkat çekmektedir. Tıpkı uzmanların yorumlarında dikkat çektiği gibi, yabancı kuruluşların da bu kararı sürpriz olarak nitelendirdiği belirtilmektedir. Ayrıca bankanın enflasyon konusunda attığı adımların ciddiyetinin ortaya çıktığı da bu yorumlarda belirtilmektedir.
Ayrıca gelen yorumlara göre enflasyonun ikinci yarıda sert bir düşüş sergilemesi beklendiğini de aktarabiliriz. ABD'li yatırım bankası Goldman Sachs'ın Türkiye’ye yönelik raporunda belirttiği üzere, TCMB'nin almış olduğu bu faiz kararının fiyat istikrarının sağlanması aşamasında kararlılığı gösterdiğine vurgu yapılmaktadır. Geleneksel politikalara tamamıyla geçişe dair güvenin kazanılmasında da etkili olabileceği vurgulanmaktadır. Üstelik bu faiz artırımına ilişkin kararın seçime iki haftalık bir süre kalımında yapılması ise sinyallerin daha güçlü olduğunu işaret ettiğine dair yorumlara yer verildi.
Raporda ayrıca enflasyon beklentilerinin yükselmediğini düşüncesine yer verilirken, yeni bir sıkılaşma döngüsü için başlangıç olmadığı fikri ortaya atılmıştır. Atılan bu adımın amacının TL’de değer kaybının önlenmesi olduğu belirtildi. Enflasyon beklentilerinin düşürülmesine yönelik adım sürpriz bir şekilde ve olumlu karşılandı.
TCMB'nin ikinci yarıda düşüşe geçebileceği öngörüsü vurgulanırken, üçüncü çeyrek başlangıcında faiz indirimlerine gidebileceği de aktarıldı.