Son yıllarda tıbbın gelişmesi, bireyin kendine ve yaşamına daha fazla değer vermesiyle ortalama insan ömrü uzamış, dünyada nüfus ise artmıştır. Dünya  nüfusunun yüzde 7.3'ünün 65 yaşın üstünde olacağı öngörüldüğünü vurgulayan uzmanlar yaşlılık dönemi 65 yaş ve üzeri olarak kabul edildiğini açıkladılar. Uzmanlar; "Algılamada yaşlanmayla birlikte bir azalma, yaratıcı yeteneklerde bir azalma, dikkatsizlik, daha yavaş düşünme hızı görülebilir. Buna karşın yaşam deneyimleri ile birey zenginleşmiş olduğundan, iyi bir değerlendirme ve zengin konuşma dili ise kazançlarıdır. Öğrenme yeteneğindeki azalmaya, hareketlerindeki yavaşlama da eşlik edebilir. Ribot kanununa göre, yaşlılarda daha önce edinilen bilgiler sağlam kalır ve yeni öğrenilen bilgiler çabuk unutulur. 

Zihinsel değişikliklere paralel olarak, kişilikte de değişiklikler oluşabilir. Yeni durumlara uyum sağlayabilme, yeni düşünceleri kabul etmede güçlük yaşayabilir. Çevreye karşı daha az ilgili, kendi bedenine ve kendine karşı daha ilgili olup, ilişkilerde daha derin ve seçici olabilirler. Yeniliklerden ürkebilirler ve eski yaşamlarını özleyerek genç nesille aralarındaki uzaklık artamaya başlayabilir" dediler. 

Yaşlılıkla birlikte bedende fiziksel yakınmalar da artar. Sağlıklarına aşırı önem verme, her gün bir hastalıktan söz edip, sık sık doktora başvurmalar artabilir. Ayrıca aşırı tutumluluk, kişisel eşyalarına karşı bağımlılık geliştirileceğini söyleyen Uzmanlar yaşlılık bireyin geçmişini de daha sıklıkla sorguladığı bir dönem olduğunu belirterek kişi geçmişinde kendisine doyum veren bir hayat yaşamışsa, hedeflerine, isteklerine, ideallerine yaklaşabilmişse, yaşlılığı daha kolay kabullendiğini vurguladılar.

Uzmanlar; "Üretkenlik döneminde yapamadığı etkinliklere katılabilir. Seyahat etmek, okumak, Artık daha genişlemiş olan ailesine ve arkadaşlarına zaman ayırmak gibi, yaşamını zenginleştiren şeyler yapabilir. 

Yaşlılığı kabullenme her bireyin dinamiklerine göre değişir. Maddi olarak güvencesi olması ya da az olması, ailesi ve dostları içinde sevdiği kişileri kaybetmiş olması, kendini fazlalık olarak hissetmesi, yakınlarına yük olduğunu varsayması yaşlı kişileri etkileyebilir. Huzursuz bir dönem başlayabilir ve yaşlı kişi depresyona girebilir.

Erzincan’da Bugün Aramızdan Ayrılanlar (15 Eylül) Erzincan’da Bugün Aramızdan Ayrılanlar (15 Eylül)

 

Editör: Haber Merkezi - FC