Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan öncülüğünde gerçekleştirilen Genişletilmiş İl Başkanları toplantısı AK Parti Konferans Salonu'nda gerçekleştirildi.
Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısında Erzincan’ı Ak Parti İl Başkanı Alpay Kabadayı, İl Genel Meclisi Başkanı Mehmet Cavit Şireci ve parti yöneticileri katıldı.
Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Cumhur İttifakı olarak açtığımız tarihi fırsat penceresi hırsa kurban edilmemeli" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan konuşmasında "AK Parti olarak biz şımaran, böbürlenen, milletin teveccühünü yanlış yorumlayan bir kadro asla değiliz. Şunu herkes bilsin ki biz, millete hizmet için yola koyulan ve millete hizmet ettikçe büyüyen bir siyasi partiyiz. Önümüzdeki ay, Türkiye'yi yönetme görevini devralışımızın 22'nci yılını tamamlıyoruz. Anadolu İhtilali'yle iktidara geldiğimiz 3 Kasım 2002'den beri 'aşk ile koşan yorulmaz' düsturuyla durmadan, dinlenmeden, gecemizi gündüzümüze katarak aşkla koşturuyoruz." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan "Son günlerde hepimizi derinden sarsan, üzen, müessir eden, insan olan herkesin vicdanını kanatan bir çete operasyonu gündemde." ifadesini kullanan Erdoğan, her ne kadar bu çete operasyonu ülke gündemine yeni gelmiş olsa da soruşturmanın başlama tarihinin 1 buçuk sene öncesine uzandığını bildirdi.
Erdoğan, şikayet üzerine Sağlık Bakanlığı ve İstanbul İl Sağlık Müdürlüğünün hemen harekete geçtiğini kaydederek, sağlık, emniyet ve yargı birimlerinin yakın işbirliğiyle çetenin teknik ve fiziki takibe alındığını söyledi.
Dosya kapsamındaki 47 şüpheliden 22'sinin cezaevinde olduğunu aktaran Erdoğan, şöyle devam etti:
"Soruşturmanın adli boyutunda bunlar yaşanırken Sağlık Bakanlığımız, Tekirdağ'da bir hastaneyi kapatıyor, İstanbul'daki 9 hastanenin de ruhsatı iptal ediliyor. Yani 12 masum sabinin hayatını kaybetmesine yol açan kim varsa, hangi sağlık kuruluşu varsa hepsiyle ilgili adli ve idari işlemler gecikmeksizin yapılıyor. Hal böyleyken muhalefetin ve muhalif medyanın, Türk ordusuna kimyasal silah kullandığı iftirası atan tabipler odasıyla el ele verip utanmadan bizi, bakanlıklarımızı, sağlık sistemimizi, hatta topyekun sağlık çalışanlarımızı hedef alması ülkemiz siyaseti ve basını adına büyük bir şuursuzluktur."
Başkan Erdoğan, "Masum bebeklerin cenazesi ve ailelerinin acısı üzerinden siyaset yapmak, vicdan tutulmasından başka bir şey değildir. Bir avuç haysiyetsiz sebebiyle doktoru, hemşiresi, ebesi, hasta bakıcısı, teknikeri, asistanı, hocasıyla yaklaşık 1 buçuk milyon insanımızın çalıştığı sağlık ordumuzu kimse töhmet altında bırakamaz." dedi.
Salgın döneminde sağlık personelinin kendi canlarını riske atma, ailelerinden haftalarca uzakta kalma pahasına nasıl gayret gösterdiklerini muhalefet unutmuş olsa da kendilerinin hiçbir zaman unutmayacağını vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Birkaç çürük elma yüzünden sağlık camiamızın hırpalanmasına da göz yummayız. Ortada para hırsıyla 12 evladımızın canına kasteden insanlık müsveddesi bir çete vardır. Bölücü terör örgütü sempatizanlarının da içinde olduğu bu çete, devletimizin vatandaşlarımıza daha kaliteli ve erişilebilir sağlık hizmeti sunmak amacıyla sağladığı imkanları istismar ederek böyle alçakça bir vahşeti gerçekleştirmiştir. Devletimiz de ilk andan itibaren harekete geçmiş, gereken her türlü adımı atmıştır. Şunu da söylemek isterim ki böyle bir barbarlığı yapanlardan işledikleri suçların hesabı en ağır biçimde hukuk önünde sorulacaktır. Maddi menfaat temin etmek gayesiyle masum bebeklerin hayatıyla oynayan bu canilerin bir daha gün yüzü görmemesi için Cumhurbaşkanı olarak ben de konunun bizzat takipçisi olmaya devam edeceğim. Sağlık ve Adalet Bakanlarımızla yaptığım görüşmede kendilerine gerekli talimatları çok net biçimde verdim." Dedi.