Erzincan'da, İsrail'in  Gazze'ye yönelik saldırılarına karşı düzenlenen boykot etkinliği, bu hafta Prof. Dr. Sami Şener'in katılımıyla gerçekleşti. Saldırılar sonucunda binlerce çocuk ve kadın hayatını kaybetti ve birçok insan evsiz kaldı. Erzincan halkı, bu durum karşısında tepkilerini göstermek amacıyla bir araya geldi ve boykota katılım sağladı. 

Prof. Dr. Sami Şener, etkinlikte konuşma yaparak, Gazze'deki insanlık dramına dikkat çekti ve uluslararası toplumun bu konuda daha duyarlı olması gerektiğini vurguladı.

 Emperyalist-siyonist kuşatma ve katliama karşı somut adımlar için her hafta Cuma akşamı  saat 18:00’da Erzincan dörtol Kızılay meydanın gerçekleşen boykota  Prof.Dr.Sami Şener katıldı.

Erzincan'da hızlı ve etkili müdahale için adım atıldı Erzincan'da hızlı ve etkili müdahale için adım atıldı

Konuşma yapan Prof.Dr.Sami Şener:”Öncelikle şunu ifade etmek istiyorum .İnsanoğlu  eğer bazı olaylardan sevinç duymuyorsa bazı olaylardan çıkacak duymuyorsa aslında insanlığını belli ölçüde kaybetmiş demektir. Dolayısıyla eee biz ister kendi inancımızdan olsun ,işgal başka inançlardan olsun insana olan saygıyı, merhameti ve onlara yönelik duygularımızı her zaman ifade etmemiz lazım.

 Bu bizim için ,lazım öncelikle. Yani bizim insan olabilmemizi sağlaması için gerekiyor.

Bakın dünyanın şimdiye kadar rastlayamadığı en büyük olay oluyor, Orta Doğu'da. Ve Filistin'de. Filistin'de bin dokuz yüz kırk yedilerden beri sistematik bir şekilde insanlar öldürülüyor.

 Bunun sebebi kendi sınırlarını  genişletmesi mi?

Orta Doğu Müslüman ülkelerin içinde, içine bir çıban ekildi.

Bir diğer kardeşse bir Truva Koyuldu. Yani orada her türlü kötülüğün, her türlü zulmün, her türlü insan dışı muamelenin yapılacağı bir sistem inşa edildi. Kim inşa etti bunu? Bin dokuz yüz kırk Sekizlerde İngilizler yaptı. İsraillileri aldı, getirdiği Müslüman bir coğrafyanın ortasına koydu.

Bugünlere gelen hadiseler bir planın sonucu olarak gerçekleşti. Ve biz de İsrail  ,Gazze meselesine ve daha doğrusu Filistin meselesine birkaç açıdan bakmamız lazım.

 Birincisi tarihi açıdan ikincisi siyasi açıdan üçüncüsü ,dini açıdan Dördüncüsü de Fikri açıdan bakmak zorundayız.

Üzerimizde yapılan herhangi bir operasyona karşı tepki veremiyoruz. Şu anda medyayla, magazinle ve birtakım dizilerle biz artık  uykuda bırakılmış  bir haldeyiz.

Ben buna kültürel uyuşma, uyuşturma diyorum. Umarım bu kültürel uyanıştan, uyanır. Kendi gerçeklerimizin farkına varır. Ve  kendi misyonumuzu yeniden sahiplenir ve Müslüman toplum olarak o eski birlikteliğimizde kavuşur ve üzerimize , oynanan bu oyunların üstesinden geliriz”dedi.

Ardından eller semaya yüsektilerek Filistin'in özügürlüğü için , hepbir ağızdan  dualar edildi.

Muhabir: Adem Toprakoğlu