Göçebe hayat süren aileler, özellikle Erzincan gibi hayvancılığa uygun bölgelerde zorlu bir yaşam mücadelesi veriyor.
Çadırlarda yaşayan bu aileler, teknolojiden ve modern sosyal hayattan uzak, adeta sürülerinin peşinde ömürlerini geçiriyor. Her mevsim yer değiştirmek zorunda kalan göçerler, hem kendileri hem de yüzlerce küçükbaş hayvanları için çadırlar kurarak, gün doğumundan gece geç saatlere kadar zorlu bir mesai sürdürüyorlar.
Göçer aileler, hayvanlarının sütünden elde ettikleri yağ, ayran, peynir gibi gıda ürünlerini üreterek geçimlerini sağlıyorlar. Ancak bu hayat tarzı, modern yaşamın sunduğu pek çok imkândan mahrum olmayı da beraberinde getiriyor. Göçer kadınlardan biri olan Çiçek Bulunmaz, bu zorlu hayat şartlarından memnun olmadıklarını ifade ederek, dağlarda geçen hayatlarının ilkel koşullarda devam ettiğini belirtiyor.
Zorlu doğa şartlarına rağmen bu aileler, doğayla iç içe bir hayat sürdürerek, hayvancılık yaparak yaşamlarını devam ettiriyorlar.
Göçer kadınlardan Çiçek Bulunmaz, “Hayatımızdan pek memnun değiliz. Çünkü zor şartlarda yaşıyoruz. Dağlarda ömrümüz geçtiği için ilkel şartlardayız. Hayvanlarımızdan elde ettiğimiz sütle yağ, ayran, peynir vb. gıda ürünleri hazırlıyoruz. Bunları satarak geçimimizi sağlıyoruz” dedi.
