Baba mesleği tenekeciliği sürdüren Ahmet Taşpolat, Erzincan’a özgü el işçiliğiyle yapılan semaverleri tanıttı. 

Baba mesleği tenekeciliği sürdüren Ahmet Taşpolat, Erzincan’a özgü el işçiliğiyle yapılan semaverleri tanıttı. 1974 doğumlu Taşpolat, liseden sonra üniversite eğitimini tamamlamayarak, babasından devraldığı bu mesleğe yöneldiğini belirtti.

Taşpolat, “Semaver, mangal, piknik gereçleri gibi çeşitli ürünleri yapıyoruz. Erzincan’ın semaverleri ortadan yanmalı olarak bilinir ve artık pek yapılmıyor. Yeni nesil alttan sobalı semaverler daha popüler. Ancak bu el işçiliği semaverlerin kaybolmaması için mesleğimizi sürdürüyoruz” dedi.

Ahmet Taşpolat, Erzincan’a özgü el işçiliği semaverlerinin detaylarını paylaştı;

 En küçük semaverler genellikle hediyelik veya süs eşyası olarak tercih ediliyor. Fiyatlar, malzemeye göre değişiyor; kromdan yapılan semaverler 1500 TL, sacdan yapılanlar ise 500 TL olarak satılıyor.

 Krom semaverlerin 25 yıl garanti süresi bulunuyor, bu sürede susuz kullanılmadıklarında patlama veya çürüme yaşanmıyor. Ancak, ateşten dolayı semaverin bazı kısımları kızarabiliyor.

Ahmet Taşpolat, semaverlerin dayanıklılığı hakkında önemli bilgiler paylaştı;

İŞKUR duyurdu! Erzincan’da 161 yeni personel alınacak İŞKUR duyurdu! Erzincan’da 161 yeni personel alınacak

Tamir için gelen bir semaverin yaklaşık 20 yıl önce yapıldığını belirten Taşpolat, sadece düşme sonucu kırılan bir yerin lehimle tamir edildiğini söyledi. El işçiliğiyle yapılan bu semaverlerin uzun ömürlü olduğunu vurgulayan Taşpolat, fabrika yapımı semaverlerin dış kısmının alevden dolayı kapkara olduğunu ve genellikle bir yıl sonra kullanım ömürlerinin dolduğunu ekledi. Bu nedenle, fabrika yapımı semaverlerin en fazla iki yıl kullanılabildiğini belirtti..

El işçiliği ile üretilen semaverlerde ilginç detaylar;

 Geleneksel el işçiliği ürünlerin modern üretim tekniklerine göre daha uzun ömürlü olabileceğini biliyor musunuz? El işçiliği, sadece estetik değil, aynı zamanda dayanıklılık açısından da büyük avantajlar sunabiliyor.

Muhabir: Adem Toprakoğlu