Gözaltı morlukları yaşlandıkça lekeler, kırışıklıklar ve sarkmalar sebebiyle daha belirgin hale gelen bir problemdir. Bazen bazı hastalıkların belirtisi olabiliyor. Peki, gözaltı morluklarını nasıl önleyebiliriz?
Göz çevresi birçok yapısal sebepten, hastalıktan ve dış etkenlerden etkileniyor. Bazen istenmeyen koyu halkalar gelişiyor. Bunlardan biri cildin yaşa bağlı sarkması ya da dokusunun azalmasına bağlı olarak alttaki yapıların fıtıklaşması olabiliyor. Bu durumda gölgelenmeye bağlı koyu bir görünüm gelişiyor.
Gözaltındaki kasların fazla çalışması, yorgunluk, uykusuzluk ve atopi egzama, alerjik kontakt egzama gibi bazı cilt hastalıkları da göz altında koyu halkalara sebep oluyor.
GÖZALTI MORLUKLARI HATALIK KAYNAKLI MIDIR?
Güneş ışınları ve hormonal sebeplerle tetiklenen melazma; melanozis yani yapısal olarak gelişebilen aşırı melanin toplanmasının cilde ya da dokulara kahverengimsi siyah bir görünüm vermesi şeklinde ortaya çıkıyor.
Gözaltındaki koyu halkalar bazen kilo alımı, dâhiliye ve kanser ile ilişkili olabiliyor. Kan kanserlerinden biri olan miyelom da göz altında koyulaşmayla kendini gösterebiliyor. Ayrıca kullanılan ilaçların yan etkisi olarak lekelenme gelişebiliyor. Kirpik uzatmak için kullanılan ve glokom tedavisinde de kullanılan bir madde göz içinde ve çevresinde lekelenmeye sebep olabiliyor.
GÖZALTI MORLUĞU TEDAVİ YÖNTEMİ
Gözaltı morluklarının tedavisi sebebe bağlı olarak değişiyor. Sebebe yönelik kızarıklık ve iltihap varsa medikal tedaviler, damar genişlemesi varsa lazer, ışık, radyofrekans sistemleri, leke varsa medikal, peeling, lazer, ışık sistemleri sıklıkla kullanılıyor.
Bu bölgeye uygulanan amaca özel peeling, PRP, aprf, iprf, mezoterapi ve karboksiterapi, kök hücre, ekzozom, nanofat uygulanıyor. Botoks kırışıklıkları açarken, dolgular boşlukları kapatıyor. İplik uygulamaları, altın iğne radyofrekans ve mikro iğneleme cildin sıkılaşmasını ve yeniden yapılanmasını sağlanıyor.