Gözaltı ışık dolgusu son dönemlerde sık duyulan, merak edilen durumdur.
Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Şeyda Atabay, gözaltında oluşan morluklar hakkında bilgiler verdi.
Günümüzde görselliğin ön plana çıkmasıyla, gelişmişlikle ilişkili olarak daha iyi görünmek, daha sağlıklı olmak isteği bulunuyor.
Yaşlanmanın en çok ortaya çıktığı göz çevresinde her zaman yaşlılıkla ilgili olmayan çoğu zaman genetik sebeplerle oluşan gelen kötü ve sağlıksız görünüm artık kişileri bir arayış içine itiyor. İşte tam bu noktada karşılaşılan bir uygulama gözaltı ışık dolgusu yöntemidir. Genellikle hastalarımızın en çok kafasını karıştıran şey dolgunun birkaç forumda çok iyi olduğu, yaptıran kişilerin mutlu olduğu, ancak birkaç yorumda kötü olduğu ve pişmanlık yazıları karşımıza çıkıyor.
HANGİSİ DOĞRUDUR?
Maalesef kullanılan tüm eşyalar gibi her şeyin kaliteli ve kalitesiz gibi çeşitleri bulunuyor.
Kullanılan her dolgu aynı değildir. İçerisindeki ürün aynı isimde ve çeşitte olsa bile üretim kalitesi açısından farklılıklar bulunuyor. Göz çevresine hatta yüz bölgesine hyalüronik asit içeriğinden başka hiç bir ürünü önerilmiyor. Hyalüronik asit bizim vücudumuzda olan kollogenin benzeri bir madde olurken hücrelerimiz bunu tanıyor.
Bunun yanı sıra reaksiyon vermeksizin kabul ediyor. Ancak tabi ki içeriğinde hyarüronik asit olması da yeterli olmuyor. Bazı ürünlerdeki hyalüronik asit çapraz bağları yeterli ve kalıcılığı 3-4 yılı bulabilirken, bazı ürünler 3 ayda tamamen kayboluyor. Bazı ürünlerde sadece hyalüronik asit bulunurken, bazısında ek iyileştirici maddeler bulunuyor. Burada hastalarımıza önerimiz, mutlaka uygulama yapılacak ürünün kutusunu görmeleri aynı zamanda içeriğini incelemeleridir. Günümüzde güzel olsun ama ucuz olsun düşüncesiyle gördüğümüz yanlış uygulamaların sayısı her geçen gün artıyor. Uygulama göz çevresine yapılacağı için göz sağlığı açısından mutlaka yapılacak ürün görülmeli, kutusundan yeni çıkarıldığı ayrıca uygulamadan hemen önce açıldığı için mutlaka dikkat edilmesi gerekiyor. Uygulama yapanınsa, doktor olmasına, mümkünse göz çevresi anatomisine hakim göz doktoru olmasına dikkat edilmesi gerekiyor. Göz doktorları olarak ilk görevimiz toplum sağlığını ve göz sağlığını korumaktır. Yanlış uygulamalarla göz sağlığının kötüye kullanılmasını engellemek, toplumu bu konularda bilinçlendirmek her zaman sorumluluğumuzdur.
