Fakat yapılan düzenleme pek çok tartışmayı da beraberinde getirdi. EYT’den gün farkı ile yararlanamayan pek çok kişi buluyor. Özellikle 2000 yılı sonrası işe başlayanlar ise emekli olma hakkı tanınmasını istiyorlar.
EYT kapsamında yapılan düzenlemenin ardından kademeli emeklilik gündeme geldi. 8 Eylül 1999’dan sonra sigorta girişi olanlara emeklilik hakkı verilip verilmeyeceği merak ediliyor.
Hürriyet gazetesinden Noyan Doğan kademeli emeklilik ile ilgili merak edilenleri yazdı.
Bu yazıyı yazmak şart oldu. Çünkü bir taraftan sosyal medya hesaplarından, diğer taraftan okuyuculardan aylardır ciddi baskı var. Bizim uğradığımız haksızlığı niye gündeme getirmiyorsun, neden çekiniyorsun da yazmıyorsun, neden bize destek olmuyorsun, ne zaman bizim sorunlarımıza değineceksin diye; hemen hemen her gün mesaj yağıyor.
Öyle ki, ne zaman sosyal güvenlik ile ilgili bir yazı yazsam, aynı gün binlerce kişi sosyal medya hesaplarından mesaj yağmuruna tutuyor.
Konu, 8 Eylül 1999 öncesi sigorta girişi olanların EYT’den yararlanıp emekli olmaları, 8 Eylül 1999 sonrası girişi olanların ise 58-60 yaşında emekliliğe hak kazanacak olmaları. Peki, ne diyorlar?
Birkaçını paylaşayım: “SGK’nın adaletsiz emeklilik sistemini de yazsanız ya. Akranları arasında 17 yıllık emeklilik farkı oluştu. EYT düzenlemesi ile işyerinde çalışma barışı bozuldu.
Aynı yaşta biri 43, diğeri 60 yaşında emekli oldu.” “Çalışanlar arasında emeklilik şartlarında 17-20 yıllık fark adil, makul ve ölçülü değildir.” “1 güne 1 aya 1 yıla 17 yıl geç emeklilik olmaz.” “1 gün geç SSK girişi ile 17 yıl geç emekliliğe hayır.
Emeklilikte adalet istiyoruz.” “1999 SGK girişli, 5000 gün primli 43 yaşındaki kardeşi EYT’li, 2000 SGK girişli 6500 gün primli 46 yaşındaki abisi EYT’li değil.”
KADEMELİ EMEKLİLİK GELİR Mİ
Söylemler böyle uzayıp gidiyor. Ne istiyorlar? Haksızlığa uğradıklarını savunuyorlar. Emekli olmak istemiyorlar ama adil, adaletli, kademeli emeklilik istiyorlar. Bu kişiler –ki, sayıları milyonları buluyor- Emeklilikte Adalet Derneği adında bir de dernek kurmuşlar.
8 Eylül 1999 sonrası sigorta girişi olanlar için kademeli emeklilik konusu hükümetin gündeminde mi; bu yönde bir çalışma var mı? Öncelikle şunu belirteyim.
Bugün için bu konu ne hükümetin gündeminde ne de bu konu hakkında bir çalışma var. Doğrudur; EYT düzenlemesi sırasında bu konu da gündeme geldi ama gelir gelmez de gündemden kalktı. İleride ne olur; onu bilemem ama bugün için bir çalışma olmadığını biliyorum.
GECEDE ŞARTLAR DEĞİŞTİ
Peki, EYT düzenlemesi ile 2.5 milyon kişi emekli edilirken, milyonlarca kişiye haksızlık mı yapıldı? Kısaca bir durum değerlendirmesi yapayım. Malum, sosyal güvenlikte reform adı altında birçok düzenleme yapıldı ve bu düzenlemeler ile emeklilik şartları ve koşulları değiştirildi.
Bu kapsamda; 8 Eylül 1999 tarihi ve öncesi işe girenler, 8 Eylül 1999 tarihinden sonra ve 30 Nisan 2008 tarihi arasında işe girenler, 30 Nisan 2008 tarihinden sonra ilk kez sigortalı olanlar için emeklilik şartları birbirinden farklılaştı.
Bu düzenlemeler arasında 8 Eylül 1999 tarihinin şöyle bir önemi var. Bu tarihten önce sigortalıların emekli olabilmeleri için kadın çalışanların 20 yıllık sigortalılık süresi ve 5 bin gün prim ödemiş olması; erkek çalışanların da 25 yıllık sigortalılık süresi ve 5 bin gün prim ödemiş olması gerekiyordu ve emeklilik için yaş şartı aranmıyordu.
1999’un Eylül ayında sosyal güvenlik sisteminde yapılan değişiklikle; sigortalılık süresi, prim gün sayısına ek olarak emeklilik için bir de yaş şartı getirildi.
Emekli olabilmek için emeklilik yaşı kademeli olarak kadınlar için 58, erkek çalışanlar içinse 60’a çekildi ve prim gün sayısı da 7 bin güne çıkarıldı. Hal böyle olunca da bir gecede yapılan değişiklikle çalışanlar yılını, prim gün sayısını doldursa da emeklilikte yaşa takıldı.
MAĞDURİYETTEN ÖTESİ
8 Eylül 1999 tarihinde sosyal güvenlik alanında reform adı altında yapılan değişiklik ve çıkarılan kanunla bu tarihten önce ilk sigortalı olanlar bir anda emeklilik haklarını kaybettiler.
Çünkü yeni bir şart eklendi; yaş şartı. İşin daha da ilginci, çıkarılan kanun geriye işletildi. Bu da, bugün EYT dediğimiz mağdur kitleyi doğurdu.
Daha açık bir anlatımla, 8 Eylül 1999 tahinden önce çalışan; hangi şartlarda ve ne zaman emekli olacağını bilerek işe başladı; ancak çalışmaya devam ederken bir gecede sistem değişiyor, değişmekle kalmıyor, değişiklik geriye doğru işletiliyor ve o çalışan yeni şartlara göre emekli olmak zorunda bırakıldı.
8 Eylül 1999 sonrası işe başlayanlar ise -9 Eylül tarihinde bile başlamış olsa- yeni sisteme, yeni kanuna, yeni şartlara göre ve bu şartları kabul ederek işe başladı.
Bana göre mağduriyetten öte ortada bir gariplik var. Birinin 43 yaşında emekli olurken, diğerinin 60 yaşında emekli olması; bir gün fark ile 17 yıl geç emekli olunması gibi.