Ünlü iktisatçı Mahfi Eğilmez, Kendime Yazılar isimli blog sayfasında “12 Ay Sonra Enflasyon Ne Olur?” başlıklı yazısında enflasyon beklentilerine değindi. Eğilmez, enflasyona yönelik beklentilerin, gerçekleşmeler üzerinde ne kadar etkili ve önemli olduğunu şu şekilde açıkladı:
“Ekonomide gidişi belirleyen en önemli etkenlerden birisi beklentilerdir. Rasyonel beklentiler kuramı, beklentilerin ekonomideki ağırlıklı yerini “beklentiler, gerçekleşmelerin öncüsüdür” tespitiyle ortaya koyar. Genellikle beklentilere göre hareket edildiği için beklentiler büyük ölçüde gerçek olur. Karar alıcıların, özel kesim kuruluşlarının yöneticilerinin enflasyonda artış olacağını beklediklerini varsayalım. Bu durumda bu yöneticiler, mal ve hizmetleri ucuza satıp zarar etmemek ya da kardan fedakârlık etmemek için bu ürünlerin satış fiyatlarını henüz enflasyon artmaya başlamadan önce artırmaya başlayacaklardır. Bu da sonunda fiyatların artmasına yani enflasyonun yükselmesine yol açacaktır.”
“Merkez bankaları enflasyonla doğru mücadele için anket düzenler”
Eğilmez, beklentilerin önceden görülmesi açısından, “Merkez bankalarının enflasyonla doğru bir şekilde mücadele edebilmek için bu beklentileri önceden görerek ona göre tavır almak durumunda” olduklarını belirtirken, “Bu gidişatı önceden görebilmek için de süreklilik taşıyan anketler düzenlerler” diye de vurguladı.
TCMB’nin düzenlediği anket sonuçlarını paylaşan Eğilmez, gelecek yıl Eylül 2025’te enflasyonun hangi beklentiye daha yakın olacağına yönelik öngörüsünü de açıkladı.
Anketlere yönelik değerlendirmesinde Eğilmez, anketlerin kitlelerini “Piyasa katılımcıları grubu finansal ve reel kesimde karar alıcı ve uzman konumda bulunanlar arasından seçilmiş kişilerden oluşuyor, reel sektör grubu imalat sanayinde çalışan işyerleri arasından seçiliyor, hane halkı grubu da hane halkları arasından seçilmiş 4.484 haneyi temsil ediyor” şeklinde açıkladı.
Enflasyonda kimin beklentisi gerçekleşecek?
Eğilmez, enflasyon beklentilerinde hangi kesimin daha ağır bastığını ve gelecek yıl enflasyon seviyesinin hangi beklentiye yakın gerçekleşebileceğini ise şu şekilde ifade etti:
“Piyasa katılımcıları Eylül 2025’te enflasyonun yüzde 27,49’a düşmesini beklerken reel sektör temsilcileri aynı tarihte enflasyonun bugünkü düzeyinde olacağını tahmin ediyor. Gruplar arasında en kötümser olanlar hane halkları, onlar da Eylül 2025’te enflasyonun yüzde 71,56’ya yükseleceğini düşünüyorlar. Bu üç grubun, ağırlıklara bakılmaksızın alınmış ortalaması ise Eylül 2025’te enflasyonun bugünkü düzeyinde kalacağına işaret ediyor. Orta Vadeli Program'da (OVP) 2025 yılsonu için öngörülen hedef yüzde 17,50 olduğuna göre toplumun hiçbir kesimi OVP hedeflerine inanmıyor demektir.
Burada, fiyatlar üzerinde en önemli etki sahibi olan grup reel sektörü temsil edenlerdir. Çünkü fiyatları belirleyenler büyük ölçüde onlar. Onların beklentisi enflasyonun 12 ay sonra bugünkü düzeyinde kalmaya devam edeceği yönünde olduğuna göre, enflasyonla mücadeleden olumlu sonuçlar çıkması pek de mümkün değil demektir.
Ne desek boş: Kassandra Laneti etkisiyle olsa gerek karar vericiler bize inanmıyor.”