Dünyaca ünlü futbolcu Mesut Özil ve eşi Amine Gülşe, Ramazan ayında insanlık duygularını ön plana çıkararak depremzedeleri unutmayan örnek ile bir harekete imza attı. Özil'in futbol kariyerini sonlandırmasının ardından, hayır işlerine yoğunlaşması ve bu tür sosyal sorumluluk projelerine aktif katılımı, geniş kitlelere ulaşarak takdirle karşılandı.
30 Mart'ta dünyaya gelen kızları Eda ile magazin gündeminin sürekli takibinde olan Özil çifti, mutluluklarını kamuoyuyla paylaşırken aynı zamanda yardıma muhtaç olanlara da el uzatarak bu devamlılığı sürdürdü. Özil ve Gülşe, geçtiğimiz Ramazan ayında da Kızılay'ın 'Ramazan Bereketini Paylaşan Tüm Kalplere Hilal Olsun Türkiye' sloganıyla başlattığı kampanyaya 100 bin Euro'luk bağış yaparak dikkat çekerek büyük bir takdir ile anılmıştı.
Bu yılın Ramazan ayında ise, 6 Mart deprem felaketinde ailesini ve yakınlarını kaybeden 18 çocuğun eğitim öğretimi üstlendiler. Özil'in eşi Amine Gülşe ile birlikte, bu çocukların 12 yıllık zorunlu eğitim süresi boyunca maddi destek sağlamaya karar verdiler. Bu jestleriyle, sadece kendi mutluluklarına odaklanmayıp toplumun daha geniş kesimlerine ulaşan bir yardımseverlik anlayışını sergilediler.
Mesut Özil ve Amine Gülşe'nin bu hareketi, sadece maddi anlamda değil, aynı zamanda toplumsal duyarlılık açısından da büyük önem taşıyor. Bu tür sosyal sorumluluk projelerine katılımıyla Mesut Özil ve Amine Gülşe, sadece spor kariyerleriyle değil, insani değerlere olan bağlılıklarıyla da takdir topluyorlar. Yardımseverlik ve toplumsal duyarlılık alanındaki bu çalışmaları, birçok insanın hayatını olumlu yönde etkiliyor. Bu tür örnek davranışlar, sadece maddi destek sağlamakla kalmayıp, toplumda yardımlaşma ve dayanışma kültürünü güçlendirerek, gelecek nesillere de ilham kaynağı oluyor.
