İslam âleminin rahmetinin ve bereketinin bol "üç aylarının" ikinci kandili olan Miraç Kandili’nde hangi ibadetler yapılması gerekiyor.

Miraç Kandili’ni huşuyla geçirmek isteyenler tarafından ibadetler ve dualar merak ediliyor. . Peki, Miraç Kandili'nde hangi ibadetler yapılır? İbadetleri ile duaları nelerdir?

MİRAÇ NE DEMEK?

Son Dakika: Sakarya'da deprem meydana geldi Son Dakika: Sakarya'da deprem meydana geldi

Miraç, İslam dininde; Hz. Muhammed'in göğe yükselerek, Allah ve öte âlemleri görerek geriye dönmesiyle rivayet ediliyor.

MİRAÇ KANDİLİNİN ÖNEMİ NEDİR?

Hadis kaynaklarından edinilen bilgilere göre;  Miraç'ta önce 50 vakit olan namaz, Peygamber Hz. Musa'nın bunun insanlara ağır geleceğinin söylemesi üzerine Hz. Muhammed'in birkaç kere geri dönerek Allah'tan namazı hafifletmesini dilemesinin ardından, namaz beş vakte indirilmiştir.

MİRAÇ KANDİLİ DUASI OKUNUŞU

Miraç Kandili duasının okunuşu şöyledir;

"Allâhümme innî es’elüke min hayri mâ seeleke minhü nebiyyüke Muhammedün sallallahu aleyhi ve sellem. Ve neûzü bike min şerri mesteâze minhü nebiyyüke Muhammedün sallallahu aleyhi ve sellem. Ve ente’l–müsteân, ve aleyke’l–belâğ, ve lâ havle velâ kuvvete illâ billâh"

Anlamı: "Allahım! Peygamber’in Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem’in senden dilediği hayırları ben de dilerim. Peygamber’in Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem’in sana sığındığı şerlerden biz de sana sığınırız. Yardım ancak senden beklenir. İnsanı dünya ve âhirette muradına ulaştıracak sensin. Günahtan kaçacak güç, ibadet edecek kuvvet ancak Allah’ın yardımıyla kazanılabilir."

MİRAÇ KANDİLİ'NDE HANGİ İBADETLER YAPILMALI?

Peygamber Efendimiz (S.A.V) bu gece birçok rûhânî ahvâl ve ikrâma kavuşarak, hiçbir kulun ulaşamayacağı manevi âlemlere vakıf olmuştur.

Miraç Kandili’nde şu ibadetleri yapılması tavsiye edilmiştir:

1- Oruç Tutmak

Recep ayının 27. Gecesi Mîraç Kandili’nin gündüzünde oruç tutulması tavsiye ediliyor.

2- Kaza ve Nafile Namazı Kılmak

Miraç’taki en önemli hususlardan biri, beş vakit namazın farz olarak kılmaktır. Hak dostları bu gecede namaz kılmanın ehemmiyetine dikkat çekerek, namaz borcu olanların kaza namazı kılmalarını tavsiye ediyorlar.

Miraç Gecesi namazı şöyle anlatılmaktadır:

"Receb-i Şerîf’in yirmiyedinci gecesine müsadif olan mübarek Leyle-i Miraç’ta oniki rek’at nafile namaz kılınması müstahsen görülmüşdür. Her rek’atda Fâtihâ-i şerîfeden sonra başka bir sûre okuyarak iki rek’atda bir selâm vermeli ve sonra yüz kere:

Okunuşu: “Sübhânellâhi velhamdü lillâhi velâ ilâhe illallâhü vallâhü ekber.”

“Allah’ı tesbih ederim/bütün noksan sıfatlardan tenzih ederim, hamd Allah’a mahsustur, Allah’tan başka ilâh yoktur, Allah en büyüktür.” zikrini okumalı. Sonra yüz kere istiğfar etmeli ve yüz kere de Nebiyy-i Ekrem –sallallahu aleyhi ve sellem– Efendimiz’e salât ve selâm göndermelidir. Bunlardan sonra da kendisi için istediği şekilde dua eder."

3- Kur'ân-ı Kerîm Okumak

Mîraç gecesinde Peygamber Efendimiz’e (S.A.V) hediye olarak bildirilen Bakara Sûresi’nin son iki ayetidir. (bk. Müslim, Îman, 279) Allah dostları bu gecede fazlaca Kur’ân-ı Kerîm okunmasını tavsiye ediyorlar.

Kütüb-ü Sitte’de Abdullah Bin Mesut’tan -radıyallâhu anh- rivayet olunan bir hadis-i şerifte söyle buyrulmuştur:

"Her kim geceleyin Bakara Sûresi'nden bu iki âyeti okursa ona yeter."

Ebû Zerr -radıyallâhu anh-:

“−Yâ Rasûlallâh! Bana nasihatte bulun!” dediğinde Âlemlerin Efendisi:

“−Kur’ân okumaya ve Allâh’ı zikretmeye bak, çünkü Kur’ân yeryüzünde senin için bir nûr, gökyüzünde de bir azıktır.” buyurmuştur. (İbn-i Hibbân, II, 78)

4- Tevbe İstiğfar Etmek

Allah Teâlâ şirke düşmeyenlerin büyük günahlarını affedileceği bu gecede müjdeleniyor. (bk. Müslim, Îman, 279)

Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz: “Ben, günde yüz kere istiğfar ederim...” (Müslim, Zikir, 42) buyurmuştur.

Müslim’de rivâyet edilen bir hadîs-i şerîfte şöyle buyrulur:

“Rasûlullâh’a -sallâllâhu aleyhi ve sellem- (Mîrâc’da) üç şey verildi: Beş vakit namaz, Bakara Sûresi’nin sonu ve ümmetinden şirke düşmeyenlere büyük günahlarının affedildiği haberi...” (Müslim, Îman, 279)

5- Dua Etmek

Bu mübârek geceler, Rabbimize duâ ve niyazda bulunma oldukça önemlidir.

Ayet-i kerîmede buyrulur:

“(Ey Rasûlüm!) De ki: Sizin duâ ve niyâzlarınız olmazsa, Rabbim size ne diye değer versin?..” (el-Furkân, 77)

Rabbimizin verdiği nimetlere hamd ve şükür halinde bulunmayı unutmamak gerekiyor. Nitekim hadis-i şerifte duânın kabul olmasının iki şartından birinin hamd diğerinin de salâvat olduğu bildiriliyor.

Bir defasında ise Rasûl-i Ekrem Efendimiz, sahabelerden birine Allâh’a hamd ve Rasûlü’ne salavat getirerek duâya başladığını gördüğünde, onu takdîr ederek:

“–Ey namaz kılan zât! Duâ et, (duâna hamdele ve salvele ile başladığın müddetçe) duân kabûl olunur.” buyuruyor. (Tirmizî, Deavât, 64/3476)

6- Salavat Getirmek

Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’e salavat getirmeyi Allah Teâla emretti.  Ayrıca hadis-i şeriflerde salavat getirenin bütün sıkıntılarının giderileceği bildiriliyor.

Ayet-i kerîmede buyrulur:

“Şüphesiz ki Allâh ve melekleri, Peygamber’e çokça salât ederler. Ey müminler! Siz de O’na salevât getirin ve tam bir teslimiyetle selâm verin!” (el-Ahzâb, 56)

Übey bin Kâb -radıyallâhu anh- diyor ki:

“Hazret-i Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’e:

«– Yâ Rasûlallâh! Ben sana çok salavât-ı şerîfe getiriyorum. Acaba bunu ne kadar yapmam gerekir?» diye sordum.

«– Dilediğin kadar yap.» buyurdu.

«– Duâlarımın dörtte birini salavât-ı şerîfeye ayırsam uygun olur mu?» diye sordum.

«– Dilediğin kadarını ayır. Ama daha fazla yaparsan senin için hayırlı olur.» buyurdu.

«– Öyleyse duâmın yarısını salavât-ı şerîfeye ayırayım.» dedim.

«– Dilediğin kadar yap. Ama daha fazla yaparsan senin için hayırlı olur.» buyurdu.

Ben yine:

«– Şu hâlde üçte ikisi yeter mi?» diye sordum.

«– İstediğin kadar. Ama artırırsan senin için iyi olur.» buyurdu.

«– Öyleyse duâya ayırdığım zamanın hepsinde sana salavât-ı şerîfe getirsem nasıl olur?» deyince:

«– O takdirde Allâh bütün sıkıntılarını giderir ve günahlarını bağışlar.» buyurdu.” (Tirmizî, Kıyâmet, 23)

7- Sadaka Vermek

Allah yolunda infakta bulunarak sadaka vermenin kişiyi çoğu tehlike ve belâlardan muhâfaza edeceği, buna ilâve sadaka sahibini muhabbetullâh’a nâil eyleyeceği unutulmaması gerekiyor. Bu müstesnâ geceler de sadaka vermeye önem gösterilmesi gerekiyor.

Zira Cenâb-ı Hak şöyle buyurmuştur:

“Allah yolunda infâk edin! Kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayın. Bir de ihsanda bulunun. Zira Allah, muhsinleri (iyilikte bulunan, işini güzel yapan ve ihsan şuuru ile yaşayanları) sever.” (el-Bakara, 195)

Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- zengin-fakir her mü’mini infâka teşvik eder; bir hurmadan başka bir şeyi olmayan için; “Yarım hurmayla da olsa cehennem ateşinden korunun, onu da bulamazsanız güzel ve hoş bir söz ile korunun.” buyururdu. (Buhârî, Edeb, 34)

Editör: Mihrimah Nefise Durdağ