Bel ağrısı günümüzde insan hayatında sıklıkla karşılaşılan rahatsızlıkların başında geliyor. Sağlık sistemi içerisinde ciddi bir ekonomik yük oluşturuyor.
ABD’de bel ağrısının tedavisine yıllık 100 milyar dolar harcanıyorken, buna bağlı iş gücü kaybı maliyeti de yaklaşık 700 milyar dolar olduğu gözlemleniyor. Ülkemizde de bu durum için ciddi bir harcama yapıldığı tahmin ediliyor. Boyun ağrıları son yıllarda özellikle uzun süre bilgisayar başında çalışan kişiler de tehdit altındadır. Pandemi sürecindeki hareketsizliğin etkileri bel ve boyun şikâyetleriyle genel sağlığa yansıyor. Memorial Bahçelievler Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi (Nöroşirurji) Bölümü’nden Doç. Dr. Salim Şentürk, iş yaşamında bel- boyun fıtıkları oluşumu hakkında bilgiler verdi.
OFİS ÇALIŞANLARI, AĞIR İŞLERDE ÇALIŞANLAR DİKKAT ETMEMELİLER!
Ağır işlerde ya da uzun süre çalışan bireylerde bel ve boyun ağrısı gözlenme olasılığı oldukça yüksektir. Ofis çalışanlarında ise; uzun süre oturarak çalışmak, hareketsiz kalmak bel ağrısı için ciddi bir risk unsurudur. Ayrıca boynun öne eğik bir şekilde kalması ya da hareketsizlik de boyun ve sırt ağrısı için risk oluşturuyor. Kadınlar ve 40 yaş üstü çalışanlarda sorun çıkma olasılığı daha fazladır.
DÜZENLİ EGZERSİZ AĞRILARI HAFİFLETİYOR
İş yaşamına ek olarak psikolojik stres ve fazla kilo omurgayla ilgili sorun yaşanma olasılığını artırıyor. Stresli bir iş hayatı, kaygı, mutsuzluk ve üzüntü omurgayla ilgili şikâyetlerin daha sık gözlenmesine ortam hazırlıyor. Düzenli spor yapmak sorun çıkma olasılığını azaltıyorken, haftada 5 gün ile günlük yarım saatlik bir egzersiz programı koruyucu olabiliyor. Bel ağrısı çoğunlukla istirahat, sıcak uygulama, ilaç tedavisiyle 5-7 gün içinde geçiyor.
ENDOSKOPİK YÖNTEMLE KOLAYLIKLA YAŞAMA DÖNÜN!
Bazı hasta gruplarında omurga şikâyetlerinin sorumlusu bel fıtığı oluyor. Bel fıtığı olan hastaların da %2-3’lük bir kısmında cerrahi tedaviye ihtiyaç duyuluyor. Şiddetli bacak ağrısı, bacaklarda kuvvet kaybı, tuvaletini kontrol edememe gibi durumlarda cerrahi operasyon düşünülmelidir. Cerrahi seçenek olarak farklı yöntemler uygulanmakla birlikte günümüzde en ileri teknik minimal invaziv yöntem endoskopik diskektomi uygulanıyor. Bu yöntemde hastalar 7 mm’lik bir cilt kesisinden ameliyat ediliyor. Çoğunlukla hastaların kemik anatomisine dokunulmaz, kaslar arasından girilerek ameliyat yapılıyor. Ucunda kamera ile içinde boşluk olan kalem kalınlığındaki bir endoskop içinden ameliyat gerçekleştiriliyor. Ameliyat süresi 10-50 dakika arasında değişmekle birlikte hastalar çoğunlukla aynı gün içinde taburcu ediliyor. Beldeki kemik dokuya çoğunlukla dokunulmadığı, kas dokusu sıyrılmadığı için ameliyat sonrası, hastalarda bel ağrısı minimal düzeyde görülüyor. Hastalar çoğunlukla ağrı kesici kullanmaya gerek duymuyor. Ameliyattan 2-3 saat sonra hastalar yürütülerek aynı gün taburcu ediliyor. Hastaların iş hayatına dönme süresi ortalama 1 haftadır. Diğer cerrahi yöntemler ile karşılaştırıldığında endoskopik yöntem hastaların normal hayat ile iş hayatına dönmeleri açısından avantajlı oluyor. Özellikle kaslarını korunması gereken sporcular, iş hayatına erken dönmesi gereken çalışanlar için ilk tercih oluyor.
Bel fıtığında olduğu gibi boyun fıtığında da ameliyat belirli bir hasta grubuna uygulanıyor. Şiddetli kol veya boyun ağrısı, kollarda kuvvetsizlik, bacaklarda kuvvetsizlik gibi durumlarda ameliyat düşünülmesi gerekiyor. Boyun fıtığı ameliyatları da değişik yöntemlerle yapılabiliyor. Hastaların çoğu boynun ön tarafından 3-4 cm’lik bir cilt kesisinden mikroskop altında ameliyat edilebilirken bir kısmı da boynun önünden ya da boynun arkasından endoskop yöntemiyle ameliyat edilebiliyor. Mikroskop ile yapılan ameliyatta çıkarılan disk dokusu yerine bir kafes konurken endoskopik cerrahide sadece basıya sebep olan disk dokusu çıkarılarak kafes koymaya gerek kalmıyor. Hem mikrocerrahi hem de endoskopik yöntemle boyun fıtığı ameliyatı olan hastaların ameliyat sonrası 1 hafta kadar boyunluk kullanması isteniyor. Ameliyat sonrası da hastaların boyun öne eğik bir şekilde çalışmaması, ofis çalışanı ise bilgisayar ekranını göz seviyesine getirmesi isteniyor. Dik oturması, sırtına yastık koyması ve çalışırken boynu öne eğik bir şekilde kalmaması tavsiye ediliyor.
