Doktor önerisinde kullanılan obezite ilaçlarının yanı sıra bireysel kullanılan bitkisel ürünler, ciddi sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Prof. Dr. Yusuf Serdar Sakin, doktor veya diyetisyen tavsiyesi olmadan kullanılan bitkisel ürünlerin yan etkilerinin tam olarak bilinmediğini kaydederek, bu ürünlerin karaciğer yetmezliği gibi ölümcül ciddi sonuçlara yol açabileceğini belirtti.

Prof. Dr. Sakin, obezitenin günümüzde sıklığının çok arttığını belirterek, “Özellikle gelişmiş ülkelerde daha fazla. Birçok sağlık sorununa yol açan kronik, tekrar edici bir hastalık. Herhangi bir şekilde yaşam tarzı değişikliği yapmazsak, diyet ve egzersiz yapmazsak, bu sefer hangi tedaviyi uygularsak uygulayalım yine tekrar kilo alabileceğimiz bir hastalık. Birçok tedavi yöntemi bu nedenle denenmekte. Çünkü tedavi tek başına yeterli olamamakta. Güncel obezite tedavilerinde gerek medikal, gerek endoskopik, gerek cerrahi olarak tedaviler uygulanmaktadır. Medikal tedavilerde esas amaç kalori alımını azaltmak için iştah azaltıcı tedavilerdir.

Günümüzde üretilen yüz güldürücü medikal tedavilerimiz mevcuttur ancak mutlaka bunlara doktor kontrolünde ve doktor değerlendirmesi sonrası başlamamız gerekmektedir. Endoskopik tedaviler genellikle mide-balon, botoks gibi tedavilerin dışında artık endoskopik tüp mide tedavisi de gelişmeye başlamış olup, günümüzde deneysel olarak henüz ispatlanmamakla birlikte birçok merkezde yapılabilmektedir” ifadelerini kullandı.

“HERHANGİ BİR TEDAVİ DOZU BELİRLENMEDİĞİ İÇİN KOMPLİKASYONLARA YOL AÇABİLİYOR”

Bitkisel ürünler genellikle herhangi bir şekilde tıbbi incelemeden geçmediği ve herhangi bir tedavi dozu belirlenmediği için komplikasyonlara yol açabileceğini ifade eden Sakin, “Tedavi edici dozu bilinmediğinden, zarar verici dozu da belli olmadığından hasta fazla kullandığı zaman karaciğer yetmezliği gibi ölümcül olabilecek ciddi sonuçlara yol açabilmektedir. Bu nedenle bunların kullanımı önerilmemekte, kullanılacaksa bile bir diyetisyen veya doktor kontrolüyle kullanılması önerilmektedir. Bu nedenle de buna çok dikkat edilmesi gerekiyor” diye konuştu.

“MUTLAKA YAŞAM TARZI DEĞİŞİKLİĞİ OLARAK DİYET VE EGZERSİZİ YAŞAMIMIZA YERLEŞTİRMELİYİZ”

Terör saldırısında kahreden detay... Terör saldırısında kahreden detay...

Obezitede öncelikle yapılması gereken yöntemin yaşam tarzı değişikliği olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Sakin, “Eğer diyet ve egzersiz yapmazsak, hangi tedavi uygularsak uygulayalım mutlaka eninde sonunda tekrar kilo almaya başlarız. Diyet ve egzersizi kısa dönem uygularsak, uygulamayı bıraktığımız zaman tekrar kilo almaya başlarız. O yüzden de mutlaka yaşam tarzı değişikliği olarak bu iki parametreyi yaşamımıza yerleştirmemiz gerekmektedir” değerlendirmesinde bulundu.

“MEVCUT İLAÇLARIMIZDA YAN ETKİLERİ BİLİNDİĞİ İÇİN RİSKLİ GRUPLARA UYGULANMAYIP, DAHA UYGUN HASTALARA UYGULANABİLMEKTE”

Bitkisel ürünlerin diğer hastalıklara da yol açabilen risk faktörü olduğunu dile getiren Prof. Dr. Sakin, “Bitkisel ürünlerin yan etkileri tam olarak bilinmiyor, çünkü yeterince çalışma yapılmış ve piyasaya çıkartılmış ürünler değil. Zaten böyle sorunlar olduğu için günümüz tıbbında önerilmiyor. Mevcut ilaçlarımızda yan etkileri bilindiği için riskli gruplara uygulanmayıp, daha uygun hastalara uygulanabilmekte. Bu nedenle mutlaka doktor kontrolünde uygulanması gerekmektedir” diye konuştu.

Kaynak: Haber Merkezi