& Öyle ki bugün modern putçuluğun ve taassupçuluğun hâkim olduğu bir zihnin esareti altındayız.
& Adeta şekli Müslim, ruhu kâfir bir insan tipi oluşturulmuştur.
& Filistin’deki zulme karşı Müslüman toplumların ses bile çıkarmaması sebebi nedir acaba…!
& Öyle ki Müslümanlar tarafından çökertilen bir dinin adeta pratik göstergesi…!
& Sonuçta bugün İslam’ın ebedi saadet ideali yerini, onu vasıta yapan bir dünya saltanatı almıştır.
& Desene insan doğduk ta olabildik mi?
& İslam dini insanlığın kurtuluşu için inmiştir.
& Çok kısa dönemde hüküm sürmüştür.
& Zaman sonra insanlık davasından uzaklaşmıştır.
& Bu dini yıkma ve çökertme faaliyetleri yazık ki Müslümanım diyenlerden gelmiştir.
& Peygamberimizin vefatından sonra Şia’dan başlayarak, günümüze kadar, İslâm ruhu karartılmış, İslâm’ın sosyal hayat gerçeği tanınmayacak kadar değiştirilmiştir.
& Değişik talihsizliklerle farklı bir İslâm vücudu miras bırakılmıştır.
& Öyle ki diğer kültürlerle karışan İslâm O kültürlere esir düşmüştür.
& Bu kültürler İslâm’a varlıklarını sinsice kabul ettirmişlerdir.
& Böylece İslâm’ın ruhunun bozulmasına neden olunmuştur.
& Şekli Müslüman ve ruhu kâfir bir kültürle karşı karşıya kalınmıştır.
& Hatta şekli Müslüman ruhu kâfir insanlar da çoğalmıştır.
& Zaman içinde Aristoculuğa boyun eğen bir felsefe hareketine teslim olunmuştur.
& Keza içtihat kapısının kapanması savunularak felsefe ve hukuk üretenlerin ilmi otoriteler tarafından esir alınmışlardır.
& Her tarafı, İslâm adına dünya hırs ve emelleri kaplamıştır.
& İslâm’ın ebedi saadet ve selameti yerine onu vasıta yaparak bir dünya saltanatı artık dinin yerine geçirilmiştir.
& Kabuklanmış kaideler, kin kuvvetleri ve din adına soygunculuk yapılarak, İslâm’ın ruhu ve varlığına güven sarsılmıştır.
& İlk günlerden itibaren Osmanlı’da da çürütülen bu ruh doğunun eski çürümüş zihniyetiyle tekrar karşısına gelmişlerdir.
& İslâm’ın ruhunu yaşatan ilkeler yerini, kaideci ve lafızcı taassup almıştır.
& Abbasilerin bu taassup zihniyeti ile Ebu Hanife’ye zulmetmiştir.
& Fitne ve taassup Osmanlılardan sonra tekrar diriltilmiştir.
& Asırlar sonra İslâm’ın ruhu katı kaidecilikle ve taassubun tehdidiyle mahkûm edilmiştir.
& Böylece dini müesseseler dinin ruhundan tamamen sıyrılmıştır.
& Din elbisesine bürünmüş, dini kaidelere bezenmiş devlet ve dünya müesseseleri haline getirilmiştir.
&Bunların etrafında istismarcı din adamları sınıfı oluşmuştur.
& Bu adamlar, ruhi yapısı bozulmuş kişilerle, devletle el ele verip devletin manevi kudreti altında sömürülerini daha da genişletmişlerdir.
& Oysa bu cennet vadeden, bu maddeci din saltanatı, İslâm’ın ruhuna aykırıydı.
& Koltuklarında birer balta saklayan bu zümreler, din adına ortaya çıkmış gruplar, toplulukları bir bataklıktan öbürüne sürükleyip sömürmeye başladılar.
& Cemaatlerin içindeki bireyler, dini şekillere bürünerek uyuşturulmuş, bu gruplar cemaatlerini kin ve intikam duygusuyla yetiştirmişlerdir.
& Dine düşman olan kimseler de bunlara karşın kinlerini bilediler.
& Hâlbuki her ikisi de kinci ve maddecidir.
&Hâlbuki kindar olanın, dindar olması mümkün değildir.
& Din kuvveti kılıç ve bilek kuvveti değildir.
& Dövüştükleri düşman çocukları da değildir.
& Mitinglerde sıkılan yumruklar, İslâm’ın ruhunu yansıtamaz.
& Bunlar kuvvete inanan insan topluluklarıdır.
& Bir damla kinle yaşayan bir toplumun, iflah olması mümkün değildir.
& Kaldı ki dini kibir, kibirlerin en tehlikelisidir.
&Bunlar dini neşriyat halinde din ticareti yapan, cehalet ve taassubu memlekete yayan, nefis atına binip bir kamçı da atan şeytanın askerliğini yapan topluluklara dönüşmüşlerdir.
& Bu din taassubu içinde ortaya çıkan bu cehaletten bu toplumun kurtarılması zorunludur.
& İmanlı başları koparmak isteyen anarşist ruhlar, ateş ettikleri kişileri hesaba katmalıdırlar.
& İslâm’ın ruhunu ihya için bu safsata ve taassuptan bu milleti kurtaracak, İslâm’ı gerçek aslına irca edecek bir devrin tecdidine imkân verilmelidir.
& Bu ıslah hareketine bugün hararetle ihtiyaç bulunmaktadır.
& Bu ıslah hareketi önce cehaletin tahsilini yapan günahkâr ruhları temizleme hareketi başlatılmalıdır.
& Bugün insanlık, tarihin taassuplarına terk edilmişken, ahlaki sefaletin yanında iktisadi sefaletle karşı karşıyadır.
& Bin yıllık tarihin sahibi Müslümanlar bir avuç Yahudi’nin sermayesinin esareti altında inim inim inlemektedirler.
& İnlerken de duvarlara kahrolsun Yahudi deyip Yahudi’nin ürettiğini yemesi ve giymesi çok gülünçtür.
& Taassupçu Müslümanlar ile maddeci Batının ikisinin davası da insan değildir.
& Kürsülerde veya konferanslarda, tarihi malumatlarla methiyeler dizmek, Müslümanlara bir şey katmayacaktır.
& Zamanımızda iman arayan gençler, bu menfaatçi ve kinci zümrelerin elleriyle katledilmektirler.
& Kendilerinden farklı düşünüp yaşayan Müslümanları ithamdan başka sermayesi olmayan kin ile cehalet bayrağını taşımakla övünen zavallı insanlarla doludur.
& Bunların birçoğunun da eğitimli sandığımız insanlar olması daha da korkunçtur.
& İslam ideali, insan idealidir.
&İnsan ideali, kalp idealidir.
& Kalp bir dünyadır.
& Kalp dünyasının ıslahı ibadet, gayesi selamettir.
& İslam’ın zaferi ilim, ibadet ve ahlakın öncülüğünde yürüyen kalbin zaferidir. Saygılarımla.
Prof Dr Hadi Sağlam